TÜRKTOB BAŞKANI AKCAN, "GECİKMEDEN TEMEL ÜRÜNLERDE TATMİN EDİCİ TABAN FİYAT AÇIKLANMALIDIR"

DEVLETİMİZ ÇOK GECİKMEDEN TEMEL ÜRÜNLERDE TATMİN EDİCİ TABAN FİYAT AÇIKLAMALIDIR
 
TANZİM SATIŞ ALANLARI OLUŞTURULMALIDIR

Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Başkanı Savaş Akcan, Kanal B’de Hakan Akbul’un sorularını yanıtladı. 

TÜRKTOB Başkanı Savaş Akcan’ın verdiği mesajlar özetle şöyle: 

"Biz tarımın, gıdanın, üretimin vazgeçilmez olduğunu yıllardır söylüyorduk. Ülkelerin bağımsızlığı için tarım çok önemlidir. Sağlığın idame ettirilmesi için yeterli ve güvenli gıda şarttır.
 
-Artık her sektörde olduğu gibi Covid- 19 öncesi ve sonrası diye bir ayrımımız var. 

Öncelikle tarımda acil önlemlerin alınması gerekiyor. Biz tarım sektörü olarak üretimin başlangıcında bu krize yakalandık. 65 yaş ve üzeri üreticilerimiz bizler için çok önemliydi. Köylerimizde yaşlı ama deneyimli üreticilerimiz var. Bu kesimin ve tarım işçilerinin sokağa çıkma yasağından muaf olması gerekiyordu. Ardından da sağlıklı ve hijyenik koşullarda üretim alanlarına ulaşmaları önemliydi. 

Ayrıca önemli bir diğer konuda tarımsal girdilerin aynı şekilde üretim alanlarına ulaşmasıydı. Bu gereklilikler konusunda hemen ilgili kurumlar nezdinde girişimlere başladık ve belli bir süre sonra başarılı olduk. 

-Tohumculuk sektörü olarak bu yıl ekilecek tohumların büyük çoğunluğunu geçen yıl ürettiğimiz için sıkıntımız yok. Ancak biz, gelecek yıldan itibaren tohumda, gıda güvenliğinde sorun yaşamamak için bu yıl her zamankinden daha çok üretmeliyiz.
 
-Tohumculuk sektörü kendine yeterlidir. Yerli ve millî tohumlarımızla kendi ihtiyacımızı karşılıyoruz. Bu kriz millî tohum üreticileri için de bir şans olacaktır. 

Sınırlar kapandığı için ithalat azalacaktır, yerli ve millî tohum kullanımı artacaktır. Biz tohum, fide, fidan ve süs bitkileri üreticileri olarak virüsü engellemek için kendi işletmelerimizde her türlü önlemi alıyoruz. Bu önlemlerin bile maliyetlere etkisi oluyor. 

-21 ilde 6 bin 700 ton tohumun %75’inin hibe olarak verilmesi çok güzel bir proje ama yeterli değil. 

Yıllık tohum tüketimimiz 3 milyon ton. Yani hibe olarak verilen miktar, tüketimin binde 2’si. Bu projenin tüm illerimize yayılması talebimizdir.

-9 milyon 700 bin metrekare hazine arazisinin tarıma açılması da çok önemli ama arazi büyüklüğünü metrekare olarak verirseniz büyük gözüküyor. Ancak bu alan ortalama bir köy büyüklüğüdür. Dolayısıyla bu çalışmanın da yaygınlaştırılması gerekiyor.
 
-Devletimiz çok gecikmeden temel ürünlerde tatmin edici bir taban fiyat açıklamalıdır.
 
- Tüketicilerimizin tarım ürünlerini ulaşılabilir fiyattan satın alması için devletin ve belediyelerin tanzim satış alanları oluşturması, alım garantili sözleşmeli tarım yaptırması gerekiyor.
 
- İnsanlarımız tarımsal üretimden tatmin edici bir gelir elde edeceğini bilirse, bu durum kentten köye dönüşü de başlatabilir. Tabi bunun için teşvik edici politikaların devreye girmesi gerekiyor. Terk edilmiş tarım arazileri tekrar üretime kazandırılmalı.
 
-Avrupa kıtasında tarımsal üretimin iyi olduğu ülkeler ciddi kriz yaşıyor. Bu durum, yeterli üretimi sağlarsak ülkemiz için insani anlamda bir avantaja dönüşebilir. Avrupa’nın kıtlık yaşamasını engelleyebiliriz.
 
-Ülkemizde kıtlık boyutunda bir kriz yaşamamız mümkün değil. Ancak ürün çeşitliliği konusunda sorunlarımız olabilir. Örneğin; raflarda 20-25 çeşit domates bulamayız ama 15 çeşit buluruz.

-Gıdada sıkıntı yaşamayacağımız iddiam; benim tamamen üreticimize sonsuz güven duymamdan kaynaklanıyor. Ancak unutulmamalı ki Türk çiftçisi şu an çok zor durumda. Çiftçimizin 120 milyar TL borcu var. Bu borç yükü ile sürdürülebilirliği sağlamak mümkün değil. Ama buna rağmen çiftçimiz kendisinin ne kadar önemli olduğunu gördü ve üretime devam etti. 

-Tarımsal tüm girdilerin çok daha yüksek oranlarda desteklenmesi gerekiyor. Geçmiş yıllarda uygulanan ithalata dayalı tarım politikasından vazgeçilmelidir. 

Zaten sınırlar kapandı, artık paramız olsa bile ithalat yapamayacak durumdayız."